30 Eylül 2010 Perşembe

Sabahları şişen gözler hasta kalbin ilk belirtisi

Her türlü hastalığın gözden anlaşılabileceğini söyleyen Prof. Dr. Halil Bahçecioğlu, "Kalp hastalığı, göz dibi muayenelerinde daha detaylı olarak belirlenebilir. Gece yattığımızda ödem göz kapağında yoğunlaşır. Kalbiyle ilgili sorun yaşayan kişi, gözleri şiş uyanır" diyor
Florence Nightingale Göz Bölümü Başkanı Prof. Dr. Halil Bahçecioğlu en kolay vücut taraması olan göz check-up'ıyla ilgili sorularımızı yanıtladı.

Erkekler check-up'a kadınlar kadar kolay gitmiyorlar. Gözden check-up yapılabilir mi?
Evet, adına 'hızlı check up' denir ve sadece gözden yapılabilir. Vücudun içini görebileceğimiz tek organ gözdür. Göz muayenesi ile çeşitli hastalıkların tanısı konabilir. Bu durumda doktora gitmeyi sevmeyen kişiler için, basit bir göz muayenesi ile beş dakikada vücudumuzdaki birçok hastalıkla ilgili bilgi sahibi olabiliriz. 


TEŞHİS ŞANSI YÜZDE 80!
Göze bakarak hangi hastalıkları teşhis edebilirsiniz?
Diyabet, hipertansiyon ve her türlü beyin hastalıkları başta olmak üzere birçok hastalık, başka hiçbir alete gerek duyulmaksızın gözden saptanabilir. Vücudun tüm yapısı hakkında yalnızca göz dibi muayenesi ile bilgi almak mümkündür. Beyindeki hastalıklar da göz sinirindeki değişiklikler ile hastada henüz hiçbir şikâyet yokken, göz doktoru tarafından teşhis edilebilir. İyi bir göz doktoru, ışıkla göz dibine bakarak her türlü teşhisin yüzde 80'ini koyabilir. Benim tavsiyem; vücudu hakkında bilgi edinmek isteyen herkesin bunu en ucuz
ve acısız yoldan öğrenebilmek için göz doktoruna uğramasıdır.

Beyin tümörü gözde nasıl ipucu veriyor?
Görme sinirindeki en ufak değişiklikler, tümörün habercisidir. Göz muayenesinden sonra yapılan birkaç küçük testle, film çekmeden, radyolojik muayene yapmadan, tümörün yerini bile söyleyebiliriz. Örneğin; bir göz doktoru, hiçbir belirti vermeden ve beynin sağ tarafında bulunan lezyonu, gözün sol tarafına bakarak tespit edebilir.Yani, neredeyse tümörün cinsini bile göz dibine bakarak belirleyebiliriz.


HOLTER TAKILIRSA...
Hipertansiyonu olan birinin göz sorunları nelerdir?
Hastanın rutin göz muayenesi sırasında göz dibi damarlarına da bakılır. O sırada, göz içindeki damarların basınçtan dolayı uğradığı şekil değişiklikleri, bir göz doktoru tarafından belirlenebilir. Benim 'Tansiyonunuz var' dediğim kişilerin, dahiliyeci tarafından tansiyonunun normal bulunduğu da olmuştur. Holter, 24 saat boyunca insanın üzerinde kalır ve belirli aralıkla kişinin tansiyonunu ölçer, kendi içinde kayıt eder. Daha sonra bu kayıt dahiliyeci tarafından okunur. Kişinin sabaha karşı 03.00 ile 05.00 arasında tansiyonunun yükseldiği ama gün içinde normal olduğu, bunun tespit edilemediği ortaya çıkar. Holter cihazı, göz doktorları ile dahiliyecilerin polemiği sonucu ortaya çıkmıştır.


Sabahları göz kapaklarımızın şişmesi bir hastalık belirtisi mi?
Kalp hastalığının ilk belirtisi olabilir. Ama yine, göz dibi muayenelerinde daha detaylı bilgi alınmalıdır. Gece yattığımızda kafamız kalp hizasına gelir ve ödem en fazla göz kapaklarında birikir. Bu tip hastalıklarda kişi, gözleri şiş olarak uyanır. Hasta
ayağa kalktığında, şişi bir-iki saat içinde azalır. Bu şikayet bile, gizli bir kalp hastalığının belirtisi olabilir.


ŞEKER HASTALARI YILDA İKİ KEZ MUAYENE YAPTIRMALI
Şekerin ilk teşhisi gözden yapılabilir mi?
Şeker hastalığının ilk tanısı birçok kez, yapılan bir göz muayenesinde göz dibindeki damarsal değişiklerle konulur. Yani; hasta daha şeker hastası olduğunu bile bilmeden göz doktorunun uyarısıyla bu hastalığa yakalandığını öğrenebilir. Diyabet hastalarında gözdeki kan damarları ağırlıklı olarak tutulmuştur. Gözde kanamalar olur ve tedavi edilmezse körlükle sonuçlanır. Gelişmiş ülkelerde yetişkinler arasındaki körlüklerin en sık rastlanan sebebi (yüzde 55) 'Diyabetik Retinopati'dir. Sonra katarakt gelir. Dünya Sağlık Örgütü her 1 milyon insanın 2 bininde şekere bağlı göz hastalığı olduğunu ve bunların yarısının durumdan haberdar olmadığını bildiriyor. Bu nedenle hiçbir şikayeti olmasa dahi şeker hastalarının 6-12 aylık periyodlarla rutin gözdibi muayenesine gitmeleri gerekir.


AMELİYAT LAZERLE!
En çok gözleri etkilediği bilinen diyabet hastalarında lazerle göz ameliyatı yapılabilir mi? 

 Diyabet hastalarına tedavi amaçlı lazer tedavisi şarttır. Retinaya yapılan bu lazerde, hasta ağrı hissetmez

TEŞHİSİ ZORDUR AMA MS GÖZDEN ANLAŞILIR!
MS Hastalığı göz muayenesi ile ortaya çıkar mı?
Sinir sisteminde tahribata yol açan 'Multipl Skleroz' (MS) hastalarının yüzde 80'inin görme problemleri vardır. MS hastalarının yüzde 30'u ilk bulgu olarak göz problemini tarif ederler. MS hastalığı aslında teşhisi bir hayli zor hastalıklardan biridir. Ancak, ilk belirtisini gözle verir. Gelip geçici çift görmeler, kapak düşüklükleri bu hastalığın ilk belirtileridir. Göz doktoruna gelen hasta, ısrarla MS teşhisi için nöroloğa yönlendirilir.

HALKALAR OLUŞUR!
Karaciğer hastalıklarının ilk belirtileri de gözde mi ortaya çıkar?
Karaciğer hastalarında da ilk belirtiler gözle ortaya çıkar. Gözün dış tarafında yani şeffaf kısmında bir halka oluşur. Gözün şeffaf kısmının dış tarafında ancak göz doktorunun anlayacağı birikimler vardır. Hatta, bazen kolesterolü yüksek olan kişilerin, göz kapaklarında oluşan sarı birikimler dışarıdan da görülecek duruma gelir. Yani gözün üst ve alt kapağında sarı plakalar, hatta çıkıntılar oluşur.


 YAKIN GÖZLÜĞÜ MÜMKÜN OLDUĞUNCA TAKMAYIN!
Yakın gözlüğüne bağlı kalmadan yaşamanın yolları neler?
Mümkün olduğunca kullanmamak... Düşünüldüğünün aksine kullandıkça gözlüğe esir oluyoruz. Kullanmayarak vasatla idare edebiliriz. Tabii ki uzun süreli okumalarda veya ince işler yaparken kullanmak zorundayız. Bazen de hastalara bir göz yakın, bir göz uzak ayarını yapıp gözlüksüz yaşamı öneriyoruz. Bu konumda kişi, uzak ve yakından biraz ödün vermiş oluyor. Buna karşılık uzak ve yakını, gözlüksüz görebiliyor.


Işık çakmaları lazerle son bulur mu?
Işık çakmaları retina tabakasının ciddi bir belirtisidir. Işık çakmalarının sonucunda retinada yırtık meydana gelebilir. Yırtık, yeniyken yakalanırsa lazer ile tedavi edilebilir. O yüzden ışık çakmaları önemlidir ve mutlaka göz doktoruna gidilmelidir. Gece görme azalması ise lazerle düzelmez.


45 YAŞ VE ÜSTÜ DİKKAT!
Siz yakın göz ameliyatlarını önermeyen bir hekimsiniz. Yakını görme sorunu nasıl çözülür?
Tüm dünyanın en çok uğraştığı konu budur. 45 yaş
üstü hemen hemen herkesin sorunu. Şu aşamada ideal dediğimiz bir çözüm mevcut değil. Zira yakını kazanırken, uzağı biraz kaybediyoruz. Yani bazı hastalar yakın gözlükleri varken uzağı göremiyor ve çıkartıyorlar. Bazıları da tam tersi, gözlükleri varken uzağı net görüp, yakına bakarken gözlükleri çıkartmak zorunda kalıyorlar. Biz hastaların ancak yarısına faydalı olabiliyoruz.

BU HASTALIKLAR GÖZE BAKINCA ANLAŞILIYOR

Diyabet
Hipertansiyon
Damar hastalıkları
Beyin hastalıkları
MS
Karaciğer hastalıkları

29 Eylül 2010 Çarşamba

İki büyük bardak bitki çayı sütü artırır

'İyi beslenen ve sütü az olan annelere beslenme önerileri verilebilir' diyen Dr. Gülnihal Şarman, "Günde iki büyük bardak bitki çayı ya da boza gibi malt içeren içecekleri tüketmek sütü artırır" diye konuşuyor
Acıbadem Maslak Hastanesi Yenidoğan Uzmanı Dr. Gülnihal Şarman, yeni bebekleri olan annelere sütlerini artırmak için tavsiyelerde bulundu:


Anneler özel bir süt diyeti yapmalı mı? Daha çok süt verebilmek için neler yemeliler?
Annenin verdiği süte, yediği ve içtiği ürünlerin yüzde 1'i geçer. Kimi zaman emziren annelerin diyetlerinin kısıtlandığını ya da 'süt yapar' diye çok kalorili yiyeceklerin önerildiğini görüyoruz. Doğum sonrasında annelerde gaz ve hazımsızlık şikayetleri oluyor. Sezaryenden sonra bu şikayetler daha çok görülüyor. Bu durum geçene kadar haşlanmış, zeytinyağlı ve bol sıvılı bir diyet izlemek iyi olur. Sulu tencere yemekleri de son derece uygundur. En önemli diyet önerimiz annenin gaz yapan yiyecekleri yememesidir. Örneğin; süt içip gaz sancısı çeken bir annenin bu dönemde yoğurt yemesi daha uygundur.

SÜT VERİRKEN DİYET OLMAZ
Anne sütünü artırmak için diyetisyen desteği alınmalı mı?
İyi beslenen ve sütü az olan anneye bazı beslenme önerileri verilebilir. Burada süt artırıcı besinlere başvurulabilir. Kimi bitkisel çaylar, anne sütünü artıran özellikleriyle dikkat çeker.

Peki bu çaylardan ne kadar içmek gerekir?
Günde iki büyük bardak yani ortalama 400 ml içilmesi önemlidir. Ancak boza gibi malt içeren içecekler de sütü artırıcı etki yapar. Annenin ciddi bir beslenme sorunu yoksa sütü çok etkilenmez. Ancak kilo vermek için ciddi bir diyet yapıp ayda bir kilodan fazla kaybederse sütü beslemeyebilir. Anneler diyet yapacaklarsa, diyetisyene başvurmalı.

Annenin sütü gelmezse depresyonu artar mı?
Süt vermesi konusunda bazen annelere baskı yapılıyor. Sütü yetersiz gelen anne ise kendisini beceriksiz sanıyor, bebeğini büyütemediğini düşünüyor. Bunu, özellikle eğitim seviyesi yüksek anneler yaşıyor. Oysa ki annenin yettiği kadar sütü bebeğine vermesinin de olumlu etkiler yapacağını bildirmemiz gerekiyor. Annenin lohusalık bunalımını atlatması için çevresinin de desteğine gereksinimi var. Yapamadıklarını değil, yaptıklarını vurgulamak gerekiyor. 



MEME SARHOŞU OLABİLİR
Bebek emzirirken uyutulmalı mı uyutulmamalı mı?
İlk aylarda bebek emerken hem açlığını gideriyor, hem de anne ile temas kurarak rahatlıyor. Bebeğin memede uyuyakalmasına 'meme sarhoşluğu' deniliyor. Bu rahatlığa erişen bebek, bir sonraki emmelerinde de benzer huzuru buluyor. Memede uyutmanın bebek için sakıncası yok! Bir yaşını geçip de annesini günde 10-15 kere emip, emzik gibi kullanan bebeklere karşı ise dikkat edilmeli.


SÜT ARTIRAN BİTKİ ÇAYLARI
Keçi sedefi
Çemen otu
Rezene
Mine
Amber çiçeği


MEMEYİ KESME KARARINI ANNE DEĞİL BEBEK VERSİN

Süt kesilince bebeğe emzik ya da biberon verilmeli mi?
Memeden ayrılma kararını bebeğin vermesi çok önemli. Eğer zorla memeden uzaklaştırılırsa bebeğin emme gereksinimi devam edebilir. Yenidoğan bebeklerin ilk aylarında emzik veya biberonla tanışmalarını arzu etmiyoruz. Çünkü bu, onların anne memesini öğrenmelerini güçleştiriyor. Bazı bebekler aç olmasalar da çok emmek istiyor. Böyle bebeklere de birinci aydan sonra emzik veriyoruz. Emmeyi seven bir bebek, iki yaşına kadar biberon kullanabiliyor.

Anne, sütü kesilse de bebeği memede tutmalı mı, memede tutulursa süt yeniden gelir mi?
Aslında bu soruya 'Sütten niye kesildi?' diye yaklaşılmalı. Eğer anne, emme seanslarını azalttıysa sütü de azalır. Bebek artık emmiyor diye düşünür. Ancak burada sütün üretimi için gerekli şartın bebeğin gelişimine uygun sıklıkta anneyi emmesi olduğu unutulmamalıdır. Günler içinde biberonla beslenme süresi artan bebekler, memeden uzaklaşır. Böyle bir durum gelişirse bebeğin biberonla beslenmesi azaltılıp, emme seansları artırılmalıdır.


DOKUZ AY SÜT İÇEN BEBEK BÜYÜYÜNCE ŞİŞMANLAMAZ
Bebek şişmansa anne daha az ve daha uzun aralıklarla mı emzirmeli?
Emen bebeklerin ileride şişman olup olmamaları konusunda yapılan çalışmaların sonuçlarına göre bu şişmanlığın geçici olduğu gözlenmiştir. Hatta anne sütünün obeziteden koruduğu biliniyor. Bebeğin meme emdiği sürece obeziteden korunduğu düşünülüyor. Örneğin; dokuz ay anne sütü almış bir bebeğin obezite riski yüzde 30 azalıyor. Biz çocuk hekimleri, sadece anne sütü alarak kilosu ve boyuna göre ileri giden bebeklerin ileriki aylarda hareketlenerek kilo fazlalarını attıklarını gözlemliyoruz. Anne sütü asla şişmanlatmaz. Anne sütü emen bebeğe de asla ve asla diyet yaptırılmaz.


EMEN ÇOCUK DAHA MI ZEKİ OLUYOR?
İyi emzirilemeyen çocuk geç mi konuşur, geç mi yürür?
Hayır. Emzirmemenin konuşma sürecine ve motor gelişime çok direkt katkısı yoktur. Çünkü bugünkü mama alternatifleri bebeğin kemik gelişimini ve vitamin gereksinimini sağlar şekilde hazırlanmıştır. Anne sütü alamayan bebeklere ilk sene boyunca anne sütü yerine formül mama verilmelidir. Emen bebeklerin daha akıllı oldukları görüşü vardır. Bu çalışmalar, IQ puanlarının 3-7 puan daha fazla olduğunu göstermektedir. Emziremeyen anne üzülmemelidir. Çünkü bebeğiyle oynayan, gelişimine özen gösteren anneler, bu IQ farkını rahatlıkla kapatırlar.

Daha az besleyici süt var mı?
Aslında normal beslenen, sütü yeterli olan, bebeği iyi emen annelerin sütleri birbirine çok benzer. Sütün besleyici ve daha doyuran kısmı ilk beş dakikadan sonra akan yağlı kısmıdır. Bir memeyi iyice sağan anne, bebeğini tam doyurur. Eğer anne bazı önemli besin gruplarını hiç tüketmiyorsa, bebeği iyi beslenemeyebilir.


ERKEN DOĞANLARIN KİLOSU YAKINDAN TAKİP EDİLMELİ!
Bebek düşük ağırlıktaysa anne daha uzun mu memede tutmalı?
Bu çok önemli bir konu. Düşük ağırlıklı bebekler yani 2.5 kilonun altındaki bebeklere dikkat edilmeli. Eğer bebek 37. haftadan erken doğduysa onlara 'geç preterm' diyoruz. Bu bebeklerin emme gücü zayıf olabiliyor. 34-36 hafta arasında doğanların yutma güçleri zayıf kalabiliyor. Bu bebekler, 10 sefer 45-60 dakika memede 'emsinler' diye kalırlarsa, anne sütünden aldıkları tüm enerjilerini emerek sarf edebiliyorlar. Bu dönemde kilo takibi büyük önem taşıyor. Emen bebeklerin tartı takibiyle ne kadar büyüdüğü belirleniyor. Eğer bebek zamanında ancak düşük doğum tartısıyla doğduysa biraz daha rahat olabiliyoruz. Çünkü bu bebeklerin emme ve yutma yetenekleri yerinde oluyor. Emmek onları yormuyor. Yine de emen bebeklerin ilk hafta tartımı büyük önem taşıyor.

İri gözler tansiyon habercisi

Göz bozukluğunun bebeklikten itibaren başladığını belirten Prof. Dr. Halil Bahçecioğlu, "Çocuklardaki iri göz, doğuştan göz tansiyonu hastalığının en önemli belirtisidir. Bu hastalık, körlüğe bile gidebilir" dedi
Florence Nightingale Göz Bölümü Başkanı Prof. Dr. Halil Bahçecioğlu, çocuklarda göz sağlığıyla ilgili sorularımızı yanıtladı.

Güneş ve ışıkta gözlerini çok açıp kapayan bebeklere, göz muayenesi gerekir mi?
Evet, mutlaka gerekir. Bebeklerde doğuştan glokom yani göz tansiyonu varsa, ışığa baktıklarında gözleri sulanır. Zamanla gözün renkli bölümü iyice beyazlar ve görme sinirinde oluşan aşırı basınç nedeniyle sinirler harap olur. Sonuçta bebeğin gözleri görmez ve kör olur. Kataraktta da gözün kırıcılığını sağlayan mercek, buzlu cam gibi olduğu için gelen ışık etrafa saçılır. Bebek de rahatsız olduğu için gözünü çok sık açıp kapamaya başlar.


DOKTORA GİDİN
Göz bebeğinde görülen hafif beyaz gölgeler neyin habercisidir?
Göz bebeği tamamen siyah olur. Eğer bir beyazlaşma varsa, bu gölge halinde bile olsa bebeğinizde katarakt veya daha kötüsü 'retinoblastom' adı verilen tümör olabilir. En yakın zamanda katarakt operasyonunun yapılması gerekir. Göz tümörleri, çocukluk çağında da görülebilir. Kötü huylu bir tümör olan 'retinoblastom'un en sık görüldüğü dönem üç yaşa kadar olan dönemdir. Ailede retinoblastom öyküsü varsa ve ikinci bir çocuk düşünülüyorsa, mutlaka genetik danışmanlık alınmalıdır. 


İri gözlü doğan bebeklerde iri göz neyin habercisidir?
İri göz, glokom yani doğuştan göz tansiyonu
hastalığının en önemli belirtisidir. Üstelik bu hastalık, her 10 bin bebekten birinde görülür ve körlüğe kadar gidebilir. Bu hastalıkta, göz kahverengiden maviye döner. Bebek ışığa baktığında gözü sulanır, zamanla gözün renkli bölümü iyice beyazlaşır ve bebek kör olur.

ŞAŞILIK GÖZLÜKLE DÜZELİR
Çocuklukta ortaya çıkan şaşılık, aileleri korkutuyor. Şaşılık düzelir mi?
İki aydan sonra obje takibi gelişmeye başlar. Bu dönemden sonra olan her türlü kayma şüphesinde doktora başvurmak gerekir. Çünkü bu şaşılık, hayatı boyunca düzelmeyecek bir görme azlığına yol açabilir. Şaşılık, gözlükle düzeltilebilir. Çocuklar, kendi yaşıtlarına karşı çok gaddar olup, toplum içinde şaşı arkadaşlarıyla dalga geçebiliyorlar. Bu nedenle, okula gitmeden önce ameliyat olmalarını öneriyoruz. Şaşılık ameliyatı için narkoz kullanıyoruz. Yarım saatlik bir ameliyat sonunda, çocuk bir saat dinlenip, evine gidiyor.


YAKINI İYİ GÖRÜRLER
Çocukların televizyonu yakından izlemesi göz bozukluğunun belirtisi mi?
Çocukların çoğu, yakını daha iyi gördükleri için yetişkinlere göre televizyonu daha yakından izlerler. Ancak, bunu göz bozukluğu için bir veri olarak kabul edemeyiz. Onun yerine ailelerin çocuklarının gözbebeklerini incelemelerini öneririz. Doğduktan sonra çocuğun göz bebeğinin renk değişimi çok önemlidir. Eğer göz bebeği sarımtırak olursa tehlikeli bir göz hastalığına işarettir.

Bebeklerde en erken göz muayenesi ne zaman olmalı?
İlk muayene
yenidoğan-1 ay arası, sonra 6 ay-1 yıl arası olabilir.


 YAŞA BAKMIYOR
Katarakta çocuklarda da rastlanıyor mu?
Benim ameliyat ettiğim en küçük hastam iki günlüktü. Kalıtsalsa, bir-iki yaşında bile katarakta rastlıyoruz. Çocukluk döneminde katarakt ameliyatının erken yapılması gerekiyor. Eğer aile, doğum sonrası gözbebeğinde değişiklik görürse doktora başvurmalı.

BEBEĞİN FOTOĞRAFINDAN TÜMÖR TEŞHİSİ YAPILIYOR
Fotoğraf çektirirken bebeklerin gözleri arasında oluşan renk farkları neden kaynaklanır?
Fotoğraf makinesi, aileye yardımcı olan medikal bir alet gibi onları uyarır. Fotoğraf makinesi kaynaklı yansımalar; her iki gözde eşit, kırmızı veya pembe olmalıdır. Eğer farklılık varsa bu, doğumsal katarakt veya göz arkası tümörünün ilk belirtisi olabilir. Tedavide gecikme, görme azlığı veya hayati riskle sonuçlanabilir.


Objeleri takip edemeyen bebeklerde bu sorun, göz bozukluğunun belirtisi midir?
Bebeklerde obje takipsizliği göz bozukluklarının en önemli belirtisidir. Çocukta hipermetrop, miyop, astigmat, katarakt, şaşılık ya da göz tansiyonu yüksekliği olabilir.





BURNA OTURAN GÖZLÜKLER SEÇİLMELİ!
Çocuklar için seçilen gözlük nasıl olmalıdır? Yüze tam mı oturmalı? Tel mi yoksa kemik gözlükler mi tercih edilmeli?
* Burna oturan kelebeksiz gözlükler seçilmelidir.
* Gözlükler, silikon bantlı olmalıdır.
* Çerçevesi büyük olmalı,
sağlamlığı test edilmelidir. Eğer çerçeve küçük olursa, çocuk camın altından ve üstünden bakacağı için gözlük takması ile takmaması bir şey fark ettirmez.
* Tel olan çerçeveler, çabuk yamulduğu için gözlüğün odak noktası değişebilir.
* 18 yaşında, lazer tedavisi ile gözlük kullanma zorunluluğu ortadan kalkabilir.
* Göz kusuru tespit edilen çocukların nasıl ki, ayakkabı numarası değişiyorsa, gözlük numarası da değişecektir. Bu yüzden, 'göz numarası artıyor' dendiğinde, anne babaların korkmamaları ve bu durumu, normal karşılamaları gerekir.


BİR SAAT EKRANA BAKAN ÇOCUK 15 DAKİKA GÖZÜNÜ DİNLENDİRSİN
Üç, dört, beş ve altı yaşında, ilkokulda gözlere ne yapılmalı, nelere dikkat edilmeli?
Üç yaş: Yeni doğan bir çocuk, doğuşta binde 20 kapasiteyle görür. Bir yaşında görüş potansiyeli gelişir ve 50'de 20 oranında bir görüş elde edilir. Üç yaşında ise görüş mesafesi yüzde 100'dür. Daha harfler tanınmadığı için bu yaştaki çocuklarda, obje takibine dikkat edilmesi çok önemlidir.

Dört yaş: Şekillerle çocukların arası iyidir. Bu yaştaki çocuklara uzaktan gösterilen bir cisme karşılık, çocuğun da aynı objeyi tanımlanası istenebilir.
Beş yaş: Çocuklar, bu yaşta televizyona meyilli olurlar. Beş yaşındaki çocuklar kesinlikle bir saatten fazla ekran karşısında olmamalılar. Her bir saatte 15 dakika dinlenmeliler.
Altı yaş ve ilkokul: Çocukta hiçbir göz problemi olmasa dahi göz taramasından geçirilmeli. Böylece, çocuk göz tembelliğinden kurtaracaktır.


YEDİ YAŞINA KADAR GÖZLÜK TAKMAK ŞART!
Bazı çocuklar, gözlüğü kompleks yaparlar. Çocuklarda gözlük kullanmak şart mı?
Yedi yaşına kadar göz tembelliği riski olduğu için hipermetrop, miyop ve astigmatta mutlaka gözlük takılması gerekir. Bu nedenle mutlaka çocuklara yedi yaşına kadar gözlük muayenesi yapılmalıdır. Çocuğun tembel kalan gözleri normal görmez. Ayrıca, derinlik hissi ve üç boyutlu görme kabiliyeti de düşer. Hâlâ çocuklar, okulda tahtayı iyi göremedikleri için öğretmenleri tarafından göz hekimine
gönderiliyor.

Çocuklar kaç yaşından sonra lens takabilir?
Çocuktan çocuğa değişir. Ancak el hijyenine dikkat eden, gece lensini çıkarması gerektiğini bilen çocuklara, 13-14 yaştan itibaren kontakt lens taktırabiliyoruz.